Doğu Felsefesi,  Felsefe,  Hint Felsefesi

 Koşalar (Koshalar) – Upanişadlar ve Benliğin Beş Kılıfı

Koşalar, Taittiriya Upanişad’da geçen Benlik’in katmanlarını aktaran ilk teorilerden biridir.Koşalar birbirlerinden ayrı değil, iç içe geçmiş haldedir. Bu yüzden soyut bedende olan, fiziksel bedene; fiziksel bedende olan ise soyut bedene etki eder. Upanişadların en önemli sorularından birisi  “Neyi bilirsem, her şeyi bilebilirim?” sorusudur. Upanişadlarda bu sorunun cevabı; “kendini bilirsen”dir. İnsan makrokozmosun, mikrokozmos boyutudur. Ve insan kendini bilebilirse, her şeyi bilebilir. Ve Upanişadların “ben kimim?” sorusuna cevabı, “sen o’sun”dur.

“Tat tvam asi.

3 Vücut Teorisi ve Koşalar

Fiziksel Vücut (sthula şarira): 

Maddeye dair, temas edebildiğimiz ve beş duyuyla hissedebildiğimiz her şey…

Ve fiziksel vücutta bir sıkıntı varsa bu durum, diğer bedenlere de yansıyacaktır. Tıpkı elmanın içinin çürümeye başlamasının, kabuğuna da yansıması gibi… Tüm bedenler birbirleriyle etkileşim halindedir.

Fiziksel Beden Koşaları:

Annamaya Koşa (Besin Kılıfı): Et, kas, kemik, sinir, inorganik madde…

Yogada “asanalar” Annamaya Koşa üzerine çalışılır.

Soyut Beden (sukşma şarira)

 Sanskritçe kelime anlamıyla her yere nüfus edebilen demektir. Fiziksel vücudun sınırları vardır ancak soyut bedenin sınırları yoktur.  Bir şeyin canlı olabilmesi için, şeyin fiziksel vücudun yanında, soyut bedene de ihtiyacı vardır. Ölü bedenin, yaşayan bedenle arasındaki farktır. Yaşam, soyut bedeni içerir. Soyut vücut, prana ya da yaşam enerjisidir. Örnek olarak, ATP veya elektrik verilebilir.

Soyut Beden Koşaları:

Pranayama Koşa (Yaşam ve Can kılıfı): Sorumlu oldukları; üreme, boşaltım, iletişim, hareket vs. tüm canlılıkta ortak olan.

Yogada “pranayama” teknikleri Pranamaya Koşa üzerine çalışır.

Manomaya Koşa (Zihin Kılıfı): Benlik algısını sağlayan Manas (Zihin) sahiptir. Canlı, bu koşaya sahip olduğunda beş duyuyla beraber tepki verebilir. Ve Çitta (Bellek) de bu koşada bulunur. Duygu ve düşünceler…

 Prana sönse bile, bu kılıftaki veriler kaybolmaz. Ancak işleve çıkamaz. Ancak yok da olmaz. Bir Pranayama Koşa ve Annamaya Koşa bulduğunda veriler yeni fiziksel olana geçer. Bu bakış açısı, reenkarnasyon düşüncesinin temelidir. Verileri sıfırlamak ve mokşaya ulaşmak için yeniden bedenlenme gerekir ve bu da ancak yeniden yaşama katılarak mümkün olur. Ne zaman veriler sıfırlanır, o zaman özgürlüğe ulaşılır ve yeniden doğum gerçekleşmez.

Yogada “dharana” (meditasyon) ve “pratyahara” (beş duyu kontrolü) Manomaya Koşa üzerine çalışılır.

Vijnanamaya Koşa (Zeka Kılıfı): Buddhi (ayırt etmek, muhakeme, zeka), ahamkara (ayrıksı benlik) algısı. Hayvan ve insan arasındaki farkı ortaya koyan kılıf.

Yogada “dhayana” (yoğun meditasyon) Vijnanamaya Koşa üzerine çalışılır.

Nedensel Vücut (Karana Şarira):

Kollektif bellek.  Avidya (bilinmezlik, özne ve nesne ayrımı yok) . Derin uyku hali. Bilgisizliğin verdiği, boşluğun mutluluğu. Ananda, mutluluk hali.

Nedensel Vücut Koşaları:

 Anandamaya Koşa (Saadet Kılıfı): Yogada bu kılıf üzerine çalışmak, “samadhi” durumuna ermiş olmaktır.

Beş Kılıf

Fiziki kılıf, et, kemik, kan ve diğer fiziki unsurlardır. Yaşam soluğunun (prâna) kılıfı, fiziksel bedeni harekete sevk eden, açlık susuzluk gibi duyguları üreten disiplindir. Zihnin kılıfı, şekil ve ad kavramlarının farklılığının nedenidir. Buna göre görüngüsel dünya zihin tarafından algılanır ve arınmamış olan ve tutkular, açgözlülük ve öfke tarafından etkilenmiş zihin, cehaletin nedenidir. Bu yüzden temel amaçlardan biri, zihni arıtmaktır.

Aklın kılıfı, sezgilere sahip olmayan, özün zekasını yansıtma amacını taşıyan disiplindir. Bu yansıma bireysel ruh olarak adlandırılır. Bu kosanın temel özelliği benlik bilincidir ve fiziki dünyadaki iyi veya kötü deneyimlere sahip olmaktadır. Mutluluk kılıfı ise en mükemmel kılıftır. Burada elde edilen mutluluk, dış etkenler tarafından harekete geçirildiği için Brahman’ın verdiği mutlulukla bir değildir. Buradaki mutluluk, müzik, resim gibi bir sanat dalıyla ilgilenildiğinde ya da bir hayır işinin meyveleri toplandığında duyulan mutluluktur.

Hakiki Bilgi İçin Üç Aşama

Bahsetmiş olduğumuz bu kılıflar, ezeli maddenin değişim geçirmiş halleridir ve gerçekte var değildirler. Cehaletten dolayı esas öz, bu kılıflardan biri ya da bir kaçıyla özdeşleştirilmektedir. Eğer kişi kendini, bu kılıflarla ya da cehaletin başka türleriyle özdeşleştirmeyi bırakırsa, Atman’ın esas mahiyetini fark edebilecektir.

 Taittiriya Upanişad’da şöyle denmektedir: “Cehalet içindeki bir insan varlığını, gerçek Ben’i (Atman) kuşatan maddi kılıflarla hüviyetlendirir. Bu kılıfların ötesine ulaşan kişi, saf mutluluk olan Tanrı ile bir olur.”

Bu amacı gerçekleştirebilmek için, bilginin elde edilmesi aşamasının eğitiminin de üç safhası bulunmaktadır, bunlar: şravana, manana ve nididhyâsana’dır.  Şravana, ehil bir “guru”nun gözetiminde Upanişad öğrenimi anlamına gelmektedir.

 Katha Upanişad’da şöyle denmektedir: “Öz varlık, üstünde çokça düşünülse bile, kolay anlaşılmaz; bunun tek çaresi bir başkası tarafından öğretilmesi, çünkü o tasavvur edilemeyecek kadar küçüğün küçüğüdür… Öğreti tartışma yoluyla değil, bir başkasının açıklaması yoluyla elde edilir; işte o zaman onu anlamak kolay olur.” Şravana safhası zorunludur, fakat yeterli değildir. Bunun için manana aşamasında, öğrenilen şeyler üzerine sürekli düşünmek gerekmektedir. Manana aşaması ise nididhyâsana, yani meditasyonla tamamlanmalıdır.

Bu son aşama, esas gerçeklik olan evrenin çokluğunun gerisindeki birliği, bizzat kişinin kendi içinde yaşamasına olanak tanır. Nididhyâsana, meditasyonun en yüksek biçimidir ve ciddi bir düşünce yoğunlaşmasını gerektirmektedir.  Zihinsel bir faaliyet olan bu şekildeki bir meditasyonda kişinin zihninin, hiçbir kesintiye uğramadan tapınılana doğru akması gerekmektedir. Meditasyonu yapan kişinin zihni ne kadar az bencilse, yoğunlaşma o kadar mükemmel olmaktadır ve böylesi bir durumda ruhsal hakikate erişilebilmektedir.

Kaynakça: