Batı Felsefesi,  Felsefe,  Helenistik Çağ Filozofları

Helenistik Felsefe – Helenistik Çağ ve “İyi Yaşam Rehberi”

Helenistik Felsefe

Helenistik Çağ MÖ. 323’te Büyük İskender’in istilalarıyla başlar ve MS. 30’da Roma’nın Mısır’ı fethetmesiyle son bulur. Doğu ve Batı kültürleri arasında meydana gelen etkileşimlerle birçok tarihsel gelişmeye sahne olmuştur. Özellikle Antik Yunan’da politik ve kültür tarihi açısından meydana gelen değişikliklerin önemli katkısı vardır. Yine Antik Yunan’da Polis’in yıkılması ve siyasi alandaki çalkantılar Helenistik düşünce tarihine de yansımıştır.

Helenistik felsefe Epikürosçuluk, Stoacılık, Septikler ve Yeni Platonculuk gibi önemli okulları içinde barındırmıştır. Lakin felsefe tarihçileri için başlarda Platon ve Aristoteles’in felsefesinin önüne geçemeyecek ve değeri çok fazla konuşulmayacaktır. Felsefe tarihine yönelik görüşlerde Helenistik felsefe uzunca bir süre göz ardı edilecektir. Felsefe Aristoteles’in ölümüyle sessizliğe bürünecek ve Helenistik felsefecilerden Yeni Platoncu Plotinus’la yeniden hareketlenmeye başlayacaktır.

Helenistik Felsefe “İyi Yaşam Rehberi”

Helenistik dönemde Epikürosçular, Stoacılar, Septikler ve Yeni Platonculuğu’nda içinde bulunduğu topluluklar oluşmaya başlamıştır. Platon ve Aristoteles’in etkisinden uzaklaşıldığında oluşturulan düşünce düzeninde yepyeni ahlaki tutumlar belirlenecektir. Bu yeni dönemde Helenistik felsefede düşünsel etkinlik Tanrı, insan ve doğa üzerine bilimsel bilgiye ulaşmak adına verilen o şaşalı çabalardan uzaklaşıp, davranışlar üstüne kuramlar geliştirerek, pratik felsefeye doğru daralmıştır. Bu davranış teorileri bireyin eski bir kavranışıdır, birey “iyi yaşam sürmek” için özgürce bir araya gelmiş topluluğun bir üyesidir. Ahlak felsefesindeki bu bireyselcilik kamusal alanda var olan kozmopolitizmin doğal bir sonucudur. Diğer yandan özellikle Epiküros ve Stoacıların iyi yaşam sürme üzerine geliştirdiği kuramları, felsefenin nihai kazançları sayılmaktadır.

Helenistik Dönem Gelişmeleri

Ayrıca bu dönem ne kadar geri planda kalmış olursa olsun, bir duraklama dönemi değildir. Helenistik dönem, İskenderiye’deki büyük müzenin ve kütüphanenin temellerinin atıldığı, edebiyat eleştirisindeki oluşumun müstakil bir alana dönüştüğü, yeni tarih ve kronoloji üzerine derli toplu ve sistemli bir araştırmanın ortaya çıktığı, en geniş anlamıyla doğa tarihi üzerine yetkin ve titiz gözlemlerin bir araya getirildiği bir dönemdir. Bütün bu sayılanların yanı sıra, en büyük Grek matematikçileri ve gökbilimcileri Eudoksos, Öklid, Erastosthenes, Samoslu Aristarkos, Pergeli Apollonios ve Arşimed bu döneme ait düşünürlerdir.

Ve bunca erkek düşünürlerin ve bilimcilerin yanında sahneye çıkıp adını duyuracak olan ilk kadın filozof ve bilimci Hypatia’nın olduğu dönemde yine Helenistik felsefe dönemidir.

Helenistik dönem için ahlak sorgulamasına gidildiği söylenebilir ancak düşünsel anlamda konuların detaylandırılmasından çok, özel bilim alanlarında ilerlemeye kaymış olduğunu söylemek çağ için daha açıklayıcı olacaktır. Doğa ve tarih alanlarındaki empirik çalışmalarla çözülme ve ilerleme kaydedilen, 19. Yüzyılın ortasıyla paralellik gösteren bir dönem denilebilir.

2 Yorum

  • Murat

    Helenistik Dönem Felsefesi gerçekten de felsefe tarihinde biraz ihmal edilen bir dönem bu dönem ile ilgili yazdığınız ve bu dönemi ön plana çıkarmanıza çok sevindim güzel bir yazı olmuş tebrik ederim bundan sonra da özellikle Septikler ile ilgili bir yazı yazabilirseniz zevkle okuyacağımı söylemek isterim.