Hint’te Kadın Arketipi ve Kali | Mitos İle Düşünmek
Hint’te Kadın Arketipi
Günümüz Hindu kadınları kırsal ve kentsel alanlarda eğitimsizlikten, aile ve finansal bağımlılık gibi sosyal statüden kaynaklanan birçok kısıtlamaların içindedir. Kentsel kesimlerde yaşayan kadınlar geçmişe göre biraz daha iyi olmasına rağmen Hindu kadınların erkeklerle eşit bir statüye ulaşmaları için kat etmeleri gereken uzun bir yol vardır.
Birçok sosyal ve ekonomik baskıyla baş etmek ve hayatlarını etkileyen birçok sorunu çözmek zorundadırlar. Bu sorunların başında bazı kastlarda çeyiz sorunu, evlilik ve kariyer konularında ebeveyn müdahalesi, aile içi şiddet ve istismar, sık sık vuku bulan ancak bildirilmekten kaçınılan kadınlara yönelik şiddet, gelin yakma ve çeyiz ölümleri, cinsiyete dayalı kürtajlar, çocukların tedavisinde cinsiyet eşitsizliği, kadın ticareti ve kadınların satışı gelmektedir. Birçok Hindu erkek hala geleneksel bir zihniyet kalıbı içindedirler ve kadınlara yaklaşımları cinsiyetçi ve yargılayıcı bir tavır sergilemektedir.
Kali’de simgeleşen “saflık, analık ve bilgelik”, bir kadının yaşam evreleri olan “Bekaret (kızlık), Kadınlık (Annelik) ve Yaşlılık (Büyük Annelik)” evreleri ile ilişkilendirilerek somutlaştırılmıştır. O savaş meydanlarında şeytanları acımasızca öldüren Tanrıça olarak tasvir edilirken aynı zamanda kutsal bir ana hem de kendisine tapılan bir Tanrıça olarak betimlenmiştir. Bu zıt karakterli farklı tasvirler Kali’de zıt anlayışların birleştirildiğini gösterir. Böylece Kali, doğu ve batı toplumlarındaki kadınların gözünde gücün, özgürlüğün ve eşitliğin temsilcisi olmuştur.
Erkek egemen Hindu panteonunda dişil eşler itaat eden uysal eşler olarak betimlenirken Mahatmya’da sadece Kali hem coğrafik hem de kültürel olarak marjinaldir. Kali’nin mitolojik öykülerindeki tuhaf ve şaşırtıcı sembolleri anlamlandırma girişimlerinde bulunan Hindular, Kali’nin zaman tanrıçası olduğu için her şeyi yok ettiğini ima ederler.
Savaş meydanlarında ve Hindu toplumunda özellikle düşük kast müntesiplerince hala bir tanrıça olarak saygı görmektedir. Hint Mitolojisi’nde Kali gibi önemli bir tanrıça başatlığını gösterirken, sıradan kadınlarda bu radikal başatlığa günlük yaşamlarında erişim yoktur. Kali, Tanrı ve tanrıçaların Hindu yazılarında eşit öneme sahip olmasına rağmen günlük yaşam ataerkil bir sistemi destekler. Daha kuramsal bir düzlemde, Lina Gupta, “Kurtarıcı Kali” isimli makalesinde Kali’nin geleneğin ataerkil önyargısından kurtuluşunu somutlaştırabildiğini ustalıkla savunuyor:
“Kali, eş ve kadın olarak, statüsünün ne olması gerektiğini bilir. Yıkım dansı ile dans ederken olayların olması gerektiği şeklini yani kendi gerçekliğini anlatır. Kendinin yorumuyla da Kali ataerkilliğin yıkımını sembolize eder.”
Hint Felsefesi ve Hint’te Kadın Arketipi
Hinduizm’in kutsal edebiyatında, tarih ve kökeni bakımından büyük ölçüde değişen, efsane ve soybilimin bir dizi popüler ansiklopedisi koleksiyonundan herhangi biri, mesela Mahabharata ve Ramayana gibi Puranalarda tanrıçaların iki temel özelliği vardır; onlar Şakti (yaratıcı aktif) ya da Prakritidir (maddi durum).
Sanskritçe: “doğa”, “kaynak” anlamına gelen Prakriti, Hint Felsefesi’nin Samkhya sisteminde (darşana), germinal durumunda maddi nitelikte, ebedi ve algının ötesindedir. Prakriti (dişil) ruhu olan Purusha (eril) ile temasa geçtiğinde, var olan maddi dünyanın yaratılmasında çeşitli aşamalardan geçen bir evrim süreci başlar. Prakriti, tüm doğayı karakterize eden kozmik faktörler olan üç gunayı (üç hal) oluşturur. Evreni oluşturan elementlerin incelenmesi, sıralanması, sınıflanması, beden ve ruh arasındaki ilişkileri açıklar. Üç guna (üç hal) psişik görünümlerini ele alarak yorumlar yapar. Ahlakı yetkinleştirir ve kurtuluşa götürür. Bu nitelikler, eril olarak tanımlanan kuvvetler tarafından kontrol edilirlerse, iyi olarak anlaşılırlar.
Hint’te Kadın Arketipi ve Mitoloji
Koruyucu ve yaratıcı tanrıça nitelikleri erkek tanrılar tarafından kontrol edilir. Lakşimi, Sita veya Pavarati gibi tanrıçalar, kocalarına saygı gösterir. Tanrıça Kali ise tehlikeli kabul edilir ve erkek tanrılar tarafından kontrol edilmezler.
Bhagavadgita’nın deyimiyle Kali zamanın gücünü veya enerjisini temsil etmek için alınmış Kala kelimesinin dişil biçimidir. Eril ve dişil arasında bir güç farkı vardır. Kadınlık ihtiyacı erkek egemenliği altındadır. Prakriti vahşi ve evcilleşmemiş bir dişili temsil eder; eril Purusa, dişil Prakriti’yi kontrol etmezse, tehlikelidir.
Kadınların kontrol altına alınmalarının sebebi iktidara geldiklerinde egemen olmalarıdır, çünkü erkeklerden daha fazla Prakriti vardır. Tanrıçalar da bu düzene uymaktadır. Buna örnek Tanrıça Kali’dir. Tanrıçaların sahip olduğu iki özellik kadınlardaki iyi niteliklerle karşılaştırılabilir. Bir tanrıça, kozmik düzeni sürdürdüğü gibi kadınlar da toplumsal düzeni korumalıdır. İdeal olan kadın, kendini kocasına adayıp feda edebilmelidir. Bu ideali yerine getiren Sita, Sati ve Savitri gibi tanrıçalar, Hindu kadınları için rol modeli olarak önemlidir.
Hint Kültüründe İdeal Eş “Sita”
Örneklerinin Ramayana ve Mahabharata’da bulunduğu şekliyle mükemmel kadın kocası için yaşayan kadındır. En yaygın olanı da Sita’dır. Sita, Rama’nın eşidir. Rama on dört yıl boyunca ormana gitmeye zorlanır, bu arada Sita kötü bir kral tarafından yakalanır. Sita birçok badirelerden sonra serbest kalır ve Rama’ya gelir. Ancak Sita’nın Rama’ya sadakatsiz olduğu dedikodusu yayılır. Masumiyetini kanıtlamak için ateşe oturur. Alevler onu yakmaz. Ama insanlar da ona inanmaz. Rama, Sita’yı ikiz oğullarını doğurduğu ormana onları büyütsün diye gönderir. Sita’nın bu idealliği genç yaştaki kızlara örnektir.
Kali genellikle Şiva’nın eşlerinden biri olarak görülmüştür. İlişkilendirildiği veya özdeşleştirildiği tanrıçalardan bazıları Durga, Bhowani Devi, Sati, Rudrani, Parvati, Chinnamasta, Chamunda, Kamakşi, Uma, Menakşi, Himavati ve Kumari’dir. Bu isimler tekrarlandığında, inanan (ibadet eden) kişiye özel güçler verdiğine inanılırdı.
Kadınlar ve tanrıçalar, toplumun yapısında bile değişmeyen belirli bir niteliktedir. Kişinin hayatını karakterize eden fıtrat, bir insanın seçebileceği şey değildir. Kadın ve erkek birbirini tamamlar. Erkek bilinci temsil eder. Kadın bilince sahip değildir ve bu nedenle tehlikelidir.
Hint’te Kadın Arketipi | Kali
Kadının aylık döngüsündeki yumurtlama ve âdet dönemi gibi tümüyle yaratıcı ve hem yok edici hem yaratıcı enerjiler arasındaki kararsızlık, hayatın yaratıcısı ve yok edicisi olarak kadın arketipinin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu arketipi yansıtan imgenin en kusursuz örneği Hindu geleneğindeki Kali’dir. Tanrıça Kali her iki ilkeyi birlikte temsil eder. Olumlu İlahî Ana ve Lotus Tanrıçası olarak, sonsuz kere açılıp kapanarak dünyaları yaratır, onları yaşatır ve yutar. Savaşçı yönüyle ise kana susamış, zalim ve korkunç bir tanrıçadır; vücudu çıplaktır, kesik başlardan yapılma gerdanlığıyla, yaratmak için yok eder.
Hindu geleneğinde, kadınlar için bağımsız, yaratıcı, güçlü ve rol modelleri olan tanrıçalar bulunmaz. Mesela Tanrıça Parvati ataerkil tanımının bir sembolü olarak görülebilirken Tanrıça Kali ataerkil sisteme bir başkaldırı, bir alternatif gibi görünmektedir.
Kali Yuga Çağı
Günümüzde görüldüğü gibi erkek egemen sistem adeta bir cehennem sistemi olup bugünkü Kali Yuga çağını çağrıştırmaktadır. Vedalar’a ait bilgilere göre Kali Yuga, evren farklı dört döneme sahiptir. Mikro – makro düzeyde karşılaştırmalı bakıldığında dünyada bir yılın dört döneme sahip olması gibi evren de yinelenen dört döneme sahiptir. Her yıl yenilenen mevsimler döngüsü gibi bu dönemsel döngüler de süreklilik göstererek tekrarlanmaktadır.
Kali Yuga, Hint zaman algısına göre maddi ve manevi yozlaşmanın doruğa çıktığı şimdiki zaman dördüncü zaman devresidir. Kali’nin Raktabija mitolojisinde iblisin ordularını yenerken kanlarını içmek Kali’yi azgınlaştırmış ve önüne geleni öldürmeye başlamıştır. Bunun üzerine Tanrılar insanlığı kurtarması için Tanrı Şiva’yı dünyaya gönderirler. Tanrı Şiva, Kali’nin önünde yere yatar. Kali, Ona hakim olur, öfkesi geçer. Bu sembolik anlatım, kadınların gelecekte erkeklerin koşulsuz teslim olmaları için onlarla savaşmaya devam edeceği anlamına gelmektedir.
Kaynakça:
- Şukasaptati ve Hint Kültüründe Kadın – Şengül Demirel
- Hint Sanatı ve Uygarlığında Mitler ve Simgeler – Heinrich Zimmer
- Hindu Mezhebi Şaktisizm: Tanrıça Kali – Dr. Öğr. Üyesi M.Hadi Tezokur | Dicle Üniversitesi
- Hint Mitleri – A.L Dallapiccola
- Hint Mitolojisine Giriş | Mit ve Mitya – Devdutt Pattanaik