Empedokles
Antik Çağ Filozofları,  Batı Felsefesi,  Felsefe

Empedokles Kimdir?-Dört İlke ve Birleştirici “Sevgi, Nefret”

Empedokles kimdir?

Empedokles kimdir?

Presokratik dönemin düşünürlerinden biridir. MÖ. 494-434 yılları arasında yaşadığı, Sicilya Agrigentum Kenti’nde doğduğu bilinmektedir. Seçkin bir aileden gelmesiyle o dönemin Sicilya’sında önemli bir rolü vardır. Özellikle babasının, kentin tiranının alaşağı edilmesinde büyük katkısı olduğundan, tiran tahtı Empedokles’e teklif edilmiştir. Ancak o politik bakış açısından dolayı reddetmiştir. Empedokles çağın sayılı hekimlerindendir ve büyük saygı görmektedir. Bu düşünür bilgiye doğa üstü yaratımların kaynağı olma lütfunu bahşetmiştir. Özellikle kendi bilgisinin doğa olaylarını durdurup, başlatabileceğini, Hades diyarından ölenleri geri getirebileceğini iddia etmiştir. Bu varsayımları sayesinde büyücü olduğu söylentileri ortaya çıkmıştır.

Parmenidesten sonra aklındakileri şiir tekniğiyle ifade eden ikinci kişidir. Sadece teorik bilgilere değil, pratiğe de odaklanmıştır. Kentinde kuzey rüzgarlarının yararlılığından faydalanmak için kuzey yönünü kapatan taş ve kayaları kırdırmıştır. Hekimliğinin iyi oluşuyla o dönem ki üst düzey veba salgınının, bataklıkları kurutup, kapatarak önüne geçmiştir.

Ölümü konusunda Etna Yanardağı’na kendini atarak hayatına son verdiği rivayeti vardır.

Empedokles ‘in Dört Öğesi ve Tanrısallık

Empedokles’ten önceki düşünürler genellikle tek arkheci(ilkeci) bir tavır ortaya koymuşlardı. Thales(su), Anaksimenes(hava), Herakleitos(ateş) demişti. Daha öncesinde Ksenophanes de “topraktan gelip, toprağa gideceğiz” anlayışı ile “arkhe topraktır” demiş gibi gözükse de onun bakışı daha çok mit gibidir. Empedokles ise bu üç ilkeye ilk kez “arkhe” olarak bir de toprağı eklemiştir. Ona göre, bu ilkeler evrenin başlangıcından beri vardı. Ve bunlar ezeli ve ebediydi. Ne yok olurlardı ne de değişebilirlerdi. Sonsuz olanlardı. Bu ögelerin var oluş nicelikleri hep aynıydı. Ve her şey bu ilkelerin birleşmesinden oluşurdu.

Birleştirici Güç: “Sevgi ve Nefret”

Var olanlar su, ateş, toprak, hava ilkelerinin birleşmesinden oluşmaktaydı. Bu birleşmeyi sağlayanlar ise iki zıtlıktı . Sevgi ve nefret. Temel ögelerin bir araya gelişindeki belirlenimde etkili olan hareket ettirici güç. Sevgi ilkeleri bir araya getirir. Nefret ise ayırırdı.

Empedokles’e göre var olan şey yok olamazdı. Ve yokluktan bir şey meydana gelemezdi.

Evrenin bu dört öge ve bu ögelerin hareket ettirici güçlerinin (sevgi ve nefret) birleştiriciliğiyle var olduğunu söyler.

Pythagoras’ın ruh göçüne inandığı bilinir.

“Bir zamanlar ben de erkek ve kız çocuğu, çalı, kuş ve denizde sıçrayan dilsiz balık olmuştum.” (B117)

Ona göre kan, insan yaşamının ana döngüsü ve beynin düşünebilmesini sağlayan araçtır. Dört ana ilkede insan vücudunda kanda birleşmişlerdir.

Ortaya attığı düşünceler arasında algı mekanizmasının nasıl belirdiği, görme algısının işleyişi, deriden yapılan solunumu ve Ay’ın ışığını Güneş’ten aldığı vardır.

Empedokles’e felsefeye katkılarından dolayı Aristoteles, Nietzsche gibi önemli düşünürler bolca övgüler yağdırmışlardır.

Kaynakça:

  • F.M.Cornford- Sokrates Öncesi ve Sonrası
  • Jean Paul Dumont – Antik Felsefe
  • Wikipedia